🗻 Bir Kadın Sevdim Hiç Unutmadım Öyle De Gittim
9. Seni Sevdim “Seni sevdim, seni birdenbire değil usul usul sevdim “Uyandım bir sabah” gibi değil, öyle değil Nasıl yürür özsu dal uçlarına Ve günışığı sislerden düşsel ovalara. Susuzdu, suya değdi dudaklarım seni sevdim Mevsim kirazlardan eriklerden geçti yaza döndü Yitik ceren arayı arayı anasını buldu
Filipina'nın babası Şatila Kampında kızına yazdığı mektupta,bir yerde şöyle diyor : Ne yaparsan yap sadece bir hikaye kalıyor geriye. Anlatılınca yalan gibi,hiç olmamış gibi gelen. Onu ağustosta muz tarlalarına götürecektim. Muz seslerini dinleyecekti. Nasıl sevineceğini,hayret edeceğini düşündükçe..
Okumak benim için nefes almak gibiydi. Her an okurdum, tenefüslerde, sabah yataktan kalkmadan, gece uyumadan veya her fırsatta. Okumayı çok sevdim, öyle bir an geldi ki, belki de yaşından önce okudum, bir çok şeyi. On lu yaşların başında Dünya Klasiklerini okuyordum.
jJOLuD. turkiye'de degil belki, ama emin olun mumkundur.bkz bir arkadasimin basina gelmis oradan biliyorum kadınlarda en nihayetinde insandır ve tabi ki onlarda çok güzel burada bahsedilen erkeklerden farklı olan durumlar. doğrudur ayrıca bence bu durum kapalı bir kutudur. kadınların çoğu davranışını çoğu cümlesini anlamakta güçlük çeken biz erkekler kadınların sevgisini anlamaktada hayli zorlanıyoruz kabul edelim. bana kalırsa asıl olay şu biz erkekler salt seviyoruz arkadaşım. zaten beyin gelişimimizin bir kısmı alınıp kas gelişimine verilmiş birde bunun üstüne aşık olmak bir kadını sevmek işin içine girince bizde devreler yanıyor arkadaşım iyice mala bağlıyoruz. ama kadınlar öyle mi ? hiçte bile isterse ölsün bitsin aşkından sevdiği adam için canını verecek olsun yinede mantığı, beyni, fikirleri her zaman çalışmaya devam ediyor. mesela bir erkek aşık oluyor bir kadını seviyor ona bağlanıyor fakat bu kadar erkeğin beyni burada son buluyor hayal gücü tıkanıyor. kadınlar ise duygularıyla size bağlanmanın dışında sizinle beraber olursa 3 ay sonra neler yaşayabilirsiniz tut ki her şey yolunda 5 yıl sonra ne durumda olursunuz ? bu adamın arkadaş çevresi nasıl hayat standartları nasıl ? vs vs... uzar gider bu sorular bir kadın ne kadar severse sevsin bu soruları düşünmeden edemiyor ve eğer bu soruların cevapları kısmen olumsuzsa yada fazla belirsizse yada o kadının mantığına yatmıyorsa bir erkeğe karşı duyduğu sevginin içine bir kurttur düşüveriyor. ve bu kurt rahat bırakmıyor kadını belki başta sıkıntı olmaz ama gitgide kadını kemiriyor yiyor bitiriyor. çünkü kadın beyni, mantığı, hayal gücü bizden daha gelişkin durumda. ve biliyor ki sevgi her zaman her şeye yetemeyebilir. biliyorum okurken ''bunu bizde biliyoruz oğlum sevgi her zaman herşeye yetmez boş yapma'' diyorsunuz. ve evet arkadaşım sende biliyorsun ama sorun şu ki sen sevince bağlanınca bunları göz ardı ediyorsun ve bu durumları sen hatırladığında yaşanan ilişkinin üzerinden belki 7-8 ay geçmiş oluyor halbuki bu sorular kadının kafasında siz daha bir ilişkiye başlamadan öncede vardı. veya kadın bunları sen daha düşünmeye başlamadan önce seni tanıdığı ilk anda başladı düşünmeye ve seninle bir ilişki yaşamaktan bir erkek sevdiğinde diyebilir ki '' ben seviyorum dediysem ne maddiyat ne ırk ne mezhep hiç bir şey önemli değildir'' evet kadınların bir kesimi de bunu diyebilir fakat bu kesim çoğunlukta değil işte bu yüzden kadınların bir erkeği sevmesi de umutsuzluğa kapılmayalım derim kadınlar naif ve düşünceli, en nihayetinde ise bizden zeki varlıklar sevmiyorsa bir erkeği belki de biz erkekler birazcık kendimize bakmalıyızıdır. bilemiyorumnot konuyu ben sadece küçük bir kesimden ele aldım tabi ki bir kadının sevmemesi bu yazılanlardan tamamen bağımsız koşullara da bağlı olabilir konu genişlemeye devam ettikçe farklı fikirler ortaya çıkacaktır. bir kadın bir erkeği sevdiğinde içinde yeni umutlar büyür. bakışı, duruşu, dokunuşu her şeyi değişir. bir kadın bir erkeği sevdiğinde onun için hayatını şekillendirir. hayatını direkt ona göre şekillendirir. kadınlar ister yaratılış diyin ister kollektif bilinçaltı, her şekilde hayatlarının merkezine bir erkeği oturtmaya, onun için onunla yaşamaya programlıdır bir yerde. yeter ki karşıdan beklediğini veya beklediğine yakın olanı alsın. istisnası var mıdır elbette. belki istisna olmaktan biraz daha fazla da olabilir ama kadın sevdiğinde sever. deli gibi sever, bağlanır. evet belki erkek daha çok sever kimine göre. ama kadınlar da sever. öncesinde, aklımın yetmediği zamanlarda aşık olmuş bir erkek olarak erkekler sever, aşık olur; ama imrenerek kadınlar bir başka sever diyorum. bir kadın erkeği gerçekten seviyorsa, dünyadaki bütün erkekler anlamını yitirir. kadın erkeği; erkek kadını sevsin aynıdır. zihniyet belirler davranışları. aşk biter. sevgi herkese beslenir. saygı ile birleşince sevgi anlamlanır. karşındakini olduğu gibi kabul ederse o zaman yaşanır her güzellik. karşılık brklemeden menfaatsiz sevmek.. neyini seviyor anlamak mümkün değil, kıllı mıllı bi'şey bir yay burcu kadınıysa biraz zor... çünkü kimseyi özgürlüğünden daha fazla sevemez bir yay kadını... şartlarda ve ücrette anlaşıldıktan sonra neden olmasın... bir kadın tarafından gerçekten sevilmemiş olmak bir erkek için eminim üzücüdür. ama bundan kadınların sevemeyen varlıklar olmasını çıkarmak da yapılacak en saçma şeydir. her sevgi bitebilir, kimse kimseyi hayat boyu seveceğine söz veremez. ama erkekler için de böyledir bu. bunu sırf kadınların genel bir karakter özelliği olarak görmek sanırım sevilmemiş olmanın bir yansımasıdır."ben hiç sevilmedim öyleyse kadınlar sevemez.", belki problem sendedir. kadınların sevemediğini düşündüğün için sevilmemiş olabilirsin, çünkü gerçek insanın inandığı kadardır. sevilse bile fark etmeyecek, inanmayacak insanlar bunu karşılarındaki insanın bir kusuru olarak görebilirler ki bu da psikolojik bir yanılgıdır. umutsuz olmayın, bir gün bir kadın çıkar karşınıza, sevilmeyi öğretir size. çünkü kadınlar çok güzel sever. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
2 votes, average 5,00 out of 5Loading... Anasayfa > Genel > Karşılıksız Aşk Sözleri Karşılıksız Aşk Sözü 2022-2023 Okuma süresi 7 dakikaKarşılıksız Aşk Sözleri platonik aşıklar için özel olarak hazırlanmış cümlelerden oluşmaktadır. Karşı tarafa bir cevap hakkı doğurmaz. Ve tamamen kişinin duygu durumunu ve ruh halini yansıtır. Karşılıksız Aşk Sözü Kısa ve Öz olması bakımından oldukça etkili sözler olmaktadır. Her türlü duygu durumunu anlatan Karşılıksız Aşk Sözü Mevlana hazretlerinin felsefesi üzerine kuruludur. Son derece yüksek kaliteli sözler ile hazırlanmış olan Karşılıksız Aşk Sözü Uzun metinler halinde bulunabileceği gibi aynı zamanda Karşılıksız Aşk Sözü Kısa metinler halinde de olmaktadır. karsiliksiz-ask-sozleri Karşılıksız Aşk Sözleri Neler? İstenen her türlü duruma uyum sağlayan ve sizi en iyi şekilde ifade eder. Karşılıksız Aşk Sözü 2022-2023 yılı için de en fazla tercih edilecek sözlerden olacak ve daha önce hiç karşılaşılmamış sözler arasında bulunacaktır. Tamamen özgün metinler ile hazırlanan ve her yaş için uygun olan Karşılıksız Aşk Sözü Resimli olması bakımından da hem etki alanı genişlemekte hem de Facebook, Twitter ve İnstagram gibi sosyal paylaşım sitelerinde rahatça paylaşılabilmekte ve takipçilerden de yoğun beğeni almaktadır. KARŞILIKSIZ AŞK SÖZLERİ Allah sana beni vermiş… Otur da aşık ol. Artık bulutlara yazıyorum hasretimi, yağmur yağınca anlarsın ne çok özlediğimi. Aşk, “Merhaba” bile diyemiyorken, onun senin olabileceğini hayal etmekti. Aynı gökyüzüne baksan ne olur, ayrı sabahlara uyandıktan sonra. Batan güneş umudumuz doğan güneş tesellimiz olsun. Bazen de sırf onunla konuşabilmek için bin bir türlü saçma konular açmaya çalışıyorsan geçmiş olsun, bacaları yakmışsın. Bekledim! Hep seni bekledim. Bir an bile umutsuzluğa düşmedim, kabul etmedin, etmesen de hep sevdim, sen hep benimleydin! Ben her karesi siyaha boyanmış bir bilmeceyim! Çözmeye çalıştıkça içimde kaybolursun. Ben imkansız aşklar için yaratılmışım, Ne kavuşmayı bilirim ne unutmayı, Kayboldum kuytusunda yalnızlıkların,Yaşadım en karasını sevdaların. Ben ölseydim, o belki ağlardı. Ama o ağlasaydı; ben ölürdüm. Ben senden sonra tanıştıklarımdan bir şekilde memnun oldum da; Seninle karşılaştığım da, Tanıştırayım eşim.’ dediğin de bir türlü memnun olamadım işte. Ben seni görmezden gelirim ama yüreğim selamı kesmiyor. karsiliksiz-ask-sozleri Ben Senin için her akşam besteler yazsam da adına şiirler okusam da senin haberin olmayacak biliyorum bunu da. Sen… Öylece durmayı seviyorum ben. Durup ardından bakmayı. Sen yürümeyi seviyorsun ama arkana bakmadan. Yaprak seviyorum ben yaprak. Kuru, yaş ayırmadan. Sen ezmeyi seviyorsun, neye bastığına bakmadan. Beni sevememen diyorum güzelim, kusursuz bir cinayetti. Bensiz mutluysan hep öyle kal! Berbat bir şeydir, işe yaramayacağını bildiğin halde mücadele ederken umut etmek. Biliyorum, imkansız aşk bu ama hükmedemiyorum kendime. Çünkü, bu yürek seni çok sevdi. Bir gülüşün, bir bakışın ile kandırdın beni. Şimdi unutmamı isteme benden. Bir gün bi çılgınlık edip seni sevdiğimi söylesem alay edip güler misin yoksa sende sever misin? Bir insanın uzaktan sevmesi, bir mahkumun pencereden özgürlüğe bakması gibi bir şey. Biraz sabır, biraz umut ve en çok da sen karıştın dualarıma… karsiliksiz-ask-sozleri Birine aşık oldun mu? Olsan bilirdin aşkın ne olduğunu! Bu oyunda hep kazanan sen oldun, senin için kaybettim. Nasıl kıyardım sana, canım fedaydı sana. Sana şaka gelse de ölesiye sevdim seni. Bu rüyada seninle kaçıncı buluşmamız olacak. Bütün şarkılarda senden bahsediliyormuş, onu fark ettim. Çıkmaz yazdığı halde ısrarla girdiğin sokağın adıdır AŞK… Çok uzaklarda, şuanda neler yaptığını, beni nasıl bir fotoğrafla hatırladığını artık bilmediğim bir sevgilim var. Düşler bitince başlamaz mı kabuslar. Gelişin bayram olsun diye yokluğunun orucundayım. Gizli hayranın oldu bu kalp sana durmuyor inan bana, seviyorum seni ne olur beni anla platonik aşk bitsin hadi gel bana… Gözlerini böyle siIkelersen üzerime, benim üstüm başım sen olur. Yapma! karsiliksiz-ask-sozleri Gül dikeniyle, bulut yağmuruyla, ketçap mayoneziyle, kalbim karşılıksız sevgimle tamamlıyor birbirini. Hani bizim için ölsün de demedik. Az bir şey sevsin, üstünü biz tamamlardık. Hata senin değil karşılıksız seven kalbimin senin haberin olmasa da bu kalpten seviyorum seni off çekiyorum hep içten. Hayat böyle bir şeydi işte, kimileri yokken bile var gibiydi, kimileri elimizi tutarken bile bizimle değildi. Hayatı seviyorum seni sevdiğim kadar ama seni görünce hayatı unutuyorum sen kalıyorsun o an sadece benim dünyamda. Ama sen beni görmüyorsun kendi dünyanda. Hayatta çok şey var yaşanılacak. Bunlardan bir tanesi de sensin. Ben seni yaşamak isterdim bir ömür boyu sadeliğinle. Sence seni yaşamaya değmez mi? Bence değer. Her elimi uzattığımda boşluktu tuttuğum. Her dokunmak isteyişimde hiçbir şeydi bulduğum. Her gündüz ve gece kendimi kaybediyorum, ayakucumda gitmekten başka çare olmadığı için. karsiliksiz-ask-sozleri Her insanın düşlerinde saklı, gizli kalmış unutulmaya ve hatta yakılmaya mahkûm bir sevdiği vardır. Herkesin yanına gitmek istediği birileri vardır gecenin üçü, sabahın körü. Hatta cehennemin dibi olsa bile. Hiç bilmediğim “o” kokunu ne kadar çok özlüyorum bilemezsin. Hiç bir söze sığdıramadığımı, bir tek ah a sığdırdım yar. Gerisini sen düşün. Hiç görüp, dokunup, öpmediğin birine aşık oldun mu? Olsan bilirdin aşkın ne olduğunu! İlacı olmayan bir hastalıktır özlem. Öyle ki içtiğin çaya bakınca bile gelir aklına. İmkansız dedi gurur. Riskli dedi tecrübe. Manasız dedi mantık. Yine de denemeye değer dedi kalp. İnsan sesini hiç duymadığı, kokusunu hissetmediği, gülüp eğlenmediği, sarılıp öpemediği birini bu denli çok düşünür mü? İşte gidiyorum. Karşılıksız bir aşka kurban ettim ömrümü! İşte gidiyorum, toprak alsın benim de bu hazin öykümü. Kafam güzelken beni hep seviyorsun be zalim! Kalplerimiz birlikte atmaya başladığında, mesafeleri çoktan unutmuştuk. Karşılıksız bir yakarıştı benimkisi, hani bir şeyi istersin elde edemezsin üzülürsün ağlarsın ama yılmazsın uğraşırsın tüm yolları denersin de elbet bir gün olur ve onun tadını çıkarırsın ya… Benim sana olan sevgim de öyleydi hep içimde büyüttüm küçücük de olsa bir umutla bekledim bir gün olur seversin diye, isteyip de elde edemediğim tek şey sen olduğun için belki de bu kadar üsteliyorum hırs yapıyorum, yılmıyorum sen düşünmedikçe daha da düşünüyorum seni… karsiliksiz-ask-sozleri Karşılıksız sevgi benimkisi, sana platonik bağımlı bir serseriyim, Sen ise benden habersiz masum bir meleksin bebeğim. Karşılıksız sevmek, damla damla ölmektir. Keşke şimdi yanımda olsaydın dedirteceğine, iyi ki şimdi yanımdasın dedirtseydin keşke! Kızım olursa senin adını koyacağım. İsmini söylediğimde o koşsun kollarıma. Konuma gerek yok… Ben senin kalbinin attığı yerdeyim. Koyuver kovulmuş yüreğimdeki kıskanç sözleri, seni sevdiğimi unut, unut unutturduğum acıları. Küçük bir çocuğun yokuş aşağı koşması gibi seni düşünmek. Biraz heyecan, biraz da düşecekmiş korkusu. Mesela ben, hiç aşık olmamış insan kadar şanslı olmak isterdim. Nasıl da kirlenmiş kalpleriniz, sorsalar insansınız. Nasıl sevdi bu kalp seni neden sevdi bu kalp seni? Sorularım bende saklı sen kimseden habersiz sadece kalbimde saklısın bebeğim. Ne gariptir. Eskiden kızardım sevdiklerime. Küserdim beni incittiklerinde. Şimdi hiç bir şey hissetmiyorum üzerime geldiklerinde. Ya benim yüreğimde bir şeyler taştı. Ya da bu hayatın tadı kaçtı. Ne kalbim kaldı kırılmadık, ne aklım kaldı çalınmadık. Ne anlayabiliyorum, ne de hissedebiliyorum çünkü anlamak beynin, hissetmek kalbin işidir. Ne zaman gözlerin gelse aklıma yüreğim bir kuş olur çırpınır. Ne zaman Seni görsem kalbim yerinden oynuyor gözlerine baksam o an hayat donuyor ama bir sen görmüyorsun karşında duramıyorum. Nereye gidersen git seninle gelir, uzansan dokunamazsın. Oradan bakınca çok belli oluyor mu üzerime sıçrattığın yokluğun? Önce gerçektir; kanlı canlı. Sonra resimdir; renkli menkli. En son siluettir; belli belirsiz. Öyle uzaktan seyretme, adına hayran olduğum YAR! Buyur gel ömrüme, ömrüm ömrün olsun. Özlüyorsun sonra… Anlatamıyorsun, anlamazlar! Platonik sevmek zordur..Her hareketi üstünüze alınmak istersiniz,Ama onlar başkasına aittir; kalbi de dahil. Rüyalarımın aşkısın, hep rüyalarımda kalacaksın. Seni çok seviyorum. Rüyaların en güzelini görürken tanrının sana gönderdiği meleklerin kanatları o kadar büyük olsun ki en masum anında bile sana kimse sana zarar veremesin. Sadece seni seviyorum demek geçer içinden, ama elinden gelen tek şey mutluluk dilemektir. Sakar bir kalbim var, sürekli sana çarpıyor. Sana sevgimi anlatamıyorum ama sen anla ne olur. Sana, bensiz de mutlu olacağını anlatanlar. Benim sana yandığımın kaçta kaçı kadar sana yandılar? Sanki uçurumun kenarındayım ama aşağı nasıl güzel. Sen aşkımdan bir habersiz yaşıyorsun seni izliyorum kalbim ellerimde seni bekliyorum biliyor musun? Sen gözlerimde bir umut, sen yüreğimde bir sevinç ama karşılıksız aşk yaşarken ölmekmiş gülüm. Sen sadece kalbimin değil yarınlarında karşılıksız sevgisi olacaksın. Sen varken senden habersiz seviyorum seni ya sen yokken nasıl seveceğim seni platonik aşkım benim… Seni habersizce Sevdim Habersizce gitmesini de bilirim platonik sevgilim.. Seni hayal ediyorum geceleri masamın soğuk kenarında zaten hep hayal ediyorum seni olsan da olmuyor istemiyorsun beni. Seni sevdiğimi herkes anladı, bir sen anlamadın bilmem ki niye.. Kaç kere söylemek istedim sana korktum hayallerim yıkılır diye… Seni sevmek hayallerim de, seni sevmek rüyalarımda, sen sevmesen de ben böyle de mutluyum seninle. Seni sevmekten değil, bunu sana söylemekten vazgeçtim. Senin zamanın yoktu, ben zamandan çalıp sevdim seni. Sensizliğin ıstırabını yaşatıyorsun yeniden, yarınlarımın olmadığı bir hayat bıraktın bana. Sevmek her zaman yaklaşmak değildir, bazen uzaktan seversin, çok uzaktan. Sevmek yürek işidir, kaldı mı kalıyor işte. Bazen yürekte, bazen ise yüreksizde… Son aşkımı sana verdim, son cümlemi sana söylüyorum. Bu kalp seni sevmekten ancak durduğunda vazgeçer. Sonra düşündüm; Beni kazanmaktan çok kaybetmeye meyilli bir insanı varlığımla rahatsız etmemeliydim. “Bende gittim…” Şu an yanımda olmanı çok isterdim. Ama değilsin. Sen oradasın Ve orası ne kadar şanslı olduğunu bilmiyor. Tek dua’m var… O ellerini başkası tutmasın. Uzağımdasın. Ve hiç kimsenin olmadığı kadar içimde… Uzaklık kilometrelerin aramızdaki acısı değilmiş uzaklık gözlerinin yüreğime olan uzaklığıymış. Uzaktan seviyorum seni. Kokunu alamadan, boynuna sarılamadan, yüzüne dokunamadan. Sadece seviyorum. Ve bir gün seni anlattığım kişilerden dinle kendini. Ve kadın acıdan inleye inleye uyuyakaldı. Uykusunda bile sordu. “Hak ettim mi?” Yağmur ıslatıyor duygularımı, hafif bir sis var sokağında, perdeler kapalı, görünen yüz sensin gönül gözümde. Yanımda mutsuzsan eğer, benden uzakta mutlu ol’ diyebilecek kadar çok seviyorum seni. Yanlış kişiye aşık olmak; kaderin en büyük oyunudur. karsiliksiz-ask-sozleri Yarım kalan sevgiye, şu emanet gülmeye, yaşamadan ölmeye itirazım var. Yaşadığım hiçbir şeyden pişman değilim öfkem yaşayamadıklarıma! Yaşasın platonik aşıkların onurlu mücadelesi! Yerimden yurdumdan uzak kalıyorum seninle sarılamadığımızda. Yıllar var ben onu hiç unutmadım. O beni sorar, hatırlar mı ki? Yıllardır sevgimin öyle çok muhafızı ve düşmanı oldu ki inan ban seninle onları aştı. Ve inan ki seni seviyor olmak bile büyük nimet benim için. Yine o ağrıyla uyandım. İnsanın içi ağrır mı hiç? Ağrıyor işte… Yorgunum ve hiçbir şey bilmiyorum. Tek istediğim yüzümü kucağına koymak, elini hissetmek ve sonsuza kadar öyle kalmak. Zaten yürekten sevenler sevdiğinin üzülmesine de dayanamazlar biliyor musun? İşte budur yürekten sevmek ve öyle göründüğü gibi de kolay değildir. Unutma bunu.
Tam otuz yıla yakın Azerbaycan ordusu için gözünü kırpmadan savaşan, cephede yaşadıklarını tek tek kaleme alarak yayınlayan Azeri Kadın Yüzbaşı Roza Aligızı, “Nerede Türk askeri varsa orada zafer var. Nasıl Azerbaycan ordusunda savaşa katıldım, canımı vermeye hazır oldum bugün Türkiye için de aynısı yaparım. Çağırsalar şu an giderim, bir Türk askeri olmaktan gurur duyarım” yazar, savaş muhabiri Azeri Yüzbaşı Roza Aligızı, Ermenistan’ın 1992 yılında Karabağlar’ı işgaline tanık oldu. Azeri vatandaşı ve gazeteci kimliği ile işgale seyirci kalamayan Roza Aligızı, Azeri askerleriyle yan yana düşmana karşı siper oldu. Savaş alanında gördüğü, yaşadığı her şeyi bir bir kaleme de alan Yüzbaşı Roza Aligızı, Ermenilerin işgali sırasında soydaşlarına yapılan soykırıma dair 8 kitap yazdı, ordunun ise ilk gazetesini çıkardı. Tam 22 yıl boyunca orduya emeği geçen Roza Aligızı üsteğmen ve yüzbaşı rütbesine kadar yükseldi. Yeri geldiğinde savaşın ortasında düşmana karşı göğüs göğüse çarpışan Yüzbaşı Roza Aligızı’na yaptığı hizmetler karşısında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de bir ev armağan etti. Bugünlerde Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı’nın da desteğiyle Vatan Çağırır’ isimli kampanya ile ülke ülke gezen Aligızı, gençlere vatan sevgisini aşılamanın yanı sıra savaş alanlarında yaşadıklarını da anlatıyor.“BİR TÜRK ASKERİ OLMAKTAN GURUR DUYARIM”En büyük hayalinin Türk askerleriyle bir arada olmak olduğunu söyleyen Yüzbaşı Aligızı, Türkiye’nin içte ve dışta verdiği askeri mücadelede yer almanın kendisine büyük bir gurur yaşatacağını söyledi. Nerede Türk askeri varsa orada zafer var’ diyen Yüzbaşı Aligızı, “Türkiye de benim vatanım, Azerbaycan da benim vatanım. Nasıl Azerbaycan ordusuna katıldım, savaşa katıldım, canımı vermeye hazır oldum bugün Türkiye için de aynısı yaparım. Canımla kanımla Türk ordusuna hizmet etmeye her an hazır olurum. Her iki bayrağın yamaçta dalgalanmasını gördüğümde gözlerim yanar, yaşla dolar. Çağırsalar şu an giderim. Bir Türk askeri olmaktan gurur duyarım” dışarıdan bakınca karmaşık göründüğünü dile getiren Aligızı, “Bugün Türkiye’de yaşananları görüyorum. Gazetelerden televizyonlardan bakıyorum, şehitleri görüyorum. Çok üzülüyorum. Türk ordusu kahraman bir ordu, kökü var. Her zaman kahraman ve mağlup edilmez oldu. Her zaman zafer salan bir ordu oldu. Türk askerine zafer yakışıyor başka bir şey yok. Nerede Türk askeri varsa orada zafer var. Ben gurur duyuyorum Türk askeriyle” dedi.“NASIL AZERBAYCAN İÇİN SAVAŞTIM, TÜRKİYE İÇİN DE CANIMI VERMEYE HAZIRIM”Azerbaycan ordusu için yeri geldiğinde cephede düşmanı püskürten yeri geldiğinde Azeri askerlerine moral veren Aligızı, Türk ordusu için canla ve başla savaşmaya hazır olduğunu söyledi. En büyük hayallerinden birinin Türk askerleri ile cephede yan yana olmak olduğunu belirten Aligızı, “Biz bir milletiz, iki devletiz. Gözümü açtım ben öyle bir ailede büyüdüm ki. Türkiye’ye geldikten sonra bakıyorum ve anlıyorum ki benim annemin konuştukları o lehçeler, şiveler burada. Düşünüyorum benim annem Türk olmuş yani. Türkiye de benim vatanım, Azerbaycan da benim vatanım. Nasıl Azerbaycan ordusuna katıldım, savaşa katıldım, canımı vermeye hazır oldum bugün Türkiye için de aynısı yaparım. Canımla kanımla Türk ordusuna hizmet etmeye her an hazır olurum. Benim vatanım ben her ki bayrak için her iki bayrağın yamaçta dalgalanmasını gördüğümde gözlerim yanar, yaşla dolar” dedi.“ÇAĞIRSALAR ŞU AN GİDERİM”Türk ordusuyla şu an yan yana olmaya hazır olduğunu ve Genelkurmay’dan çağrılması halinde koşarak sevinçle gideceğini kaydeden Yüzbaşı Roza Aligızı, “Şu an çağırsalar giderim. Çok memnun olurum, Türk ordusuna hizmet etmekten. Çok memnun olurum. Bir Türk askeri olmaktan gurur duyarım. Nerede Türk askeri varsa orada zafer var” ifadelerini kullandı.“NEREDE TÜRK ASKERİ VARSA ORADA ZAFER VAR”Türkiye’de zaman zaman eğitimler verdiğini ve Türk gençlerinin bazılarının internet şebekelerinin tesirinde kaldığını gözlemlediğini belirten Aligızı, “Ölüm korkusu olmamalı insanda, insan oraya gittiğinde korkuyu hissetmiyorsun. Yalnız ileri ileri gitmeyi düşünüyorsun. Bir zaman ben ortaokulda okurken çok gurur duyardım. Türk gençliği masanın üstüne yazardı, Vatan canım sana veda.’ Bunu diyen Türk gençliğine noldu, neden savaştan korksun. Benim en büyük hayalim Türk askeri olmak. Nerede Türk askeri varsa orada zafer var. İnsan kendi memleketi için canını vermekten korkar mı ama Türk gençliği her zaman önde giden oldu. Düşünürüm ki her yerde bu böyledir. Bu internet sosyal şebekeler gençlerimizin kafasını karıştırmış, biraz vatan ve bayrak sevgisinden sanki uzaklaştırmış” diye konuştu.“YA DÖNEMEZSEM DİYE ÇOCUKLARIMI YIKAR GİDERDİM”Ermenistan’ın Karabağ’ı işgali sırasında yaşadıklarını da paylaşan Roza Aligızı, her sabah askeriyeye giderken ardında küçücük çocuklarını bırakan Aligızı, ya bir daha dönemezsem’ diye onları son görüşüymüş gibi öptüğünü ve hazırladığını belirterek, “Bazen 1 hafta 5 gün kalırdım. O zaman çocuklarımı ilk önce banyoya salardım, yıkardım. Yani birden gider, şehit olursam çocuklarım 10 gün 5 gün temiz kalsınlar diye düşünürdüm. Bu düşünceyle giderdim” sırasında birçok şehit verildiğini belirten Roza Aligızı, o günlerde şehit mezarlığında ya yer kalmazsa’ diye endişe ettiklerini anlattı. Aligızı, sözlerini şöyle sürdürdü “Hiç unutmadım. O zaman 1992 yılında Şehitlik Mezarlığı’nın önünden geçerdik. İki kızdık, gençtik bakardık. Boştu kabirler ama yeni şehitlerin olma ihtimaline karşı kazılırdı, hazırlanırdı. Gözümüzle bakar ve seçerdik, Bu benim, bu mezar benim’ diye. Ertesi gün gelirdik, bakardık o mezar dolmuş, şehit getirmişler. Ve biz kıskanırdık bu mezar yeri dolacak ve bize yer kalmayacak diye. Bakın biz o zaman hangi hislerle yaşardık.”SAVAŞTA KİMSESİZ KALAN 100 ÇOCUĞU BÜYÜTTÜRoza Aligızı savaş meydanlarına düşmana karşı verdiği mücadelelerin yanı sıra savaşın çocuklarına da sahip çıktı. Anasız babasız kalan yüzlerce çocuk olduğunu ve 100 çocuğu himayesine alarak büyüttüğünü aktaran Aligızı şunları söyledi “Savaş bölgelerine giderdim, sürgünlerin yaşandığı yerlerde olurdum. Bir gün gittim o çocukları gördüm ve çok kalbim ağrıdı, çok kötü oldum. 100 çocuk hem sürgün çocukları onları da geçtim şehit çocukları vardı. İnsan düşünür ki çocukların derdi olmaz ama çok, çocukların derdi çok varmış. Hiçbir zaman unutamıyorum bir gün gördüm bir çocuk ağlıyor. Neden’ dedim gittim yaklaştım ona. Babası şehit olmuş, annesi çadırda ateş düşmüş ve yanmış. Ona anne annesi bakmış o da çok kocamış, yaşlanmış ve oradaki çocuklar da ona Senin anne annen de öldü’ demiş. Çocuk tek kaldım diye ne kadar ağlamış ve o anda ben de ağladım. Onun başında ağladım, öptüm ve ona yalan söylüyorlar’ dedim. Bu çocuklara ben 17 yaşına kadar annelik yaptım. Zor olsa da ama ben bu mesleği çok sevdim ve alıştım. Yalnız bu konuda yazılar yazmaktan başka bir şey yazamıyorum, yalnız ordudan savaştan.. Zordu hangi kadını eşi bırakır, hangi kadını kardeşi bırakır savaşa.. Herkes gidebilir ama en önemlisi şudur ki nasıl gittin nasıl geldin. Ve sen orada giderken öyle yapmalıydım öyle gidip gelmeliydim ki beni orada gören askerler bir daha beklesin, bana saygı göstersin bu zamana kadar hiçbir askerimizden hiç bir komutanımızdan saygısızlık görmedim. Herkes bana bacı gibi baktı, bende onlara azıcık dertleriyle problemleriyle yani böyle bir şey oldu. Bugüne kadar aramızda böyle bir şey. Nasıl gittim nasıl geldim artı ben orada bayan değildim, ben askerdim. Önce hanımlığını korumalısın, Türklüğünü korumalısın yani özünü göstermelisin. Ben nasıl geldim ve nasıl gittim yani önemlisi olan bu.”
Galatasaray'a transferi yılan hikayesine dönen Arda Turan, sarı kırmızılı kulübe olası transferi ve Fatih Terim hakkında açıklamalarda bulundu. Arda Turan'ın açıklamalarının tamamı "Türk futbolunun değerli üyeleri… Sevgili Galatasaraylılar… Son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili üzüntülerimi ve düşüncelerimi açıklama ihtiyacı hissettim. Galatasaray benim çocukluk hayalim, çocukluk aşkım. Ne mutlu bana ki, hayallerim gerçek oldu ve o forma altında Arda Turan oldum. Ben o renkleri çok sevdim. Konu sarı kırmızı olunca da, hayatım boyunca hiç bir talebim, bir şartım olmadı. Gittiğim her yerde Galatasaray sevgimi göğsümü gere gere ifade ettim. Atletico Madrid’e de, Barcelona’ya da Galatasaraylı Arda Turan olarak gittim. Bununla da iftihar ettim. Evet, yanlışlarım oldu. Bunun bedelini de yine ben ödedim. Ama sevindiğim tek bir şey var. Ben Galatasaray Spor Kulübü’ne hiç yanlış yapmadım. Bu benim en büyük mutluluğum. Ve hep öyle de kalacak. Arda Turan ismi üzerinden Galatarasay’da bir tartışma yaşanmışsa, yaşanıyorsa bu benim en büyük üzüntüm olacak. Çünkü aslolan Arda Turan değil, Galatasaray Spor Kulübü’dür. Ben bunu hiç unutmadım. Bundan dolayı, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı ve Yönetim Kurulu’nun kararını saygıyla karşılıyorum. Ve kendilerine teşekkür ediyorum. Bu süreçte bana destek veren, sevgilerini ileten başta ultrAslan olmak üzere tüm Galatasaray taraftarına teşekkürlerimi iletiyorum. Hayatım boyunca onların desteğini her zaman arkamda hissettim. Birkaç özel kelime de Fatih hocam için. Yaşanan tüm zorlu süreçlere rağmen, en ihtiyacım olduğu anda bana yardım elini uzattığı için, şefkatini ve sevgisini bana hissettirdiği için kendisine minnettarım. En karamsar olduğum anlarda yine bana yol gösterici oldu. Benim ve ailemin babası çocuğumun dedesidir. Hayatım boyunca da öyle olacaktır. Şartlar ne olursa olsun İçimdeki Galatasaray aşkı hep aynıdır. Dualarım her zaman olduğu gibi Galatasaray’ın başarısı için olacak. Ve değerli spor kamuoyuna. Her bir kulübümüzün, oyuncumuzun başarısı Türk futbolunun başarısı olacaktır. Başta Milli Takımımız olmak üzere sahada ter döken, mücadele eden futbolcu kardeşlerime ve kulüplerimize yürekten başarılar diliyorum. Yüreğim her zaman onlarla birlikte olacak."Kaynak F5HABER
ÖYLE BİR KADIN SEVDİM Nereye? Diye sorma! Adresi yoktur benim yolculuğumun. An gelir biter muhabbet, Gün gelir bir gülüşü vardı dersin O zaman aklına düşerim, Şimdi ne olacak dersin... Ben kendimle mutluyum, Aldanmam gecenin ışıltılı renklerinin güzel göründüğüne Güneşin sözü vardı çünkü Bir gün benim için de doğacağına. Eylül de güzeldi be! Ne diye gittiyse Şimdi, gecenin karanlığı fısıldar sessizce Bir kadehin, bir de benim içimde. Oysa ne güzel alışmıştım havasına, suyuna. Bir ritim tutturmak gerek Nasılsa Çanakkale vapuru yine kalkacak. Vakit geceye karışma vakti Bazen sevincimle, Bazen hüznümle, Yükümüz hafifmiş gibi.. Bir şehir kadar kalabalık içimdeki yalnızlık Ben... Özledim galiba, Yokluğu hissedilmeyenin rahatsız eden yalnızlığını Öyle bir kadın sevdim. Öyle bir kadın sevdim, gözleri çay karası. Öyle bir kadın sevdim, kalpte hicran yarası. Mevzu derin Asyalı Bu kadar tasa etme. Kar biter, bahar gelir, var mı bunun ötesi? Kor yakar, duman tüter, sönen ateşle gitme. Aşk biter, yiğit ölür, uzun lafın kısası.
bir kadın sevdim hiç unutmadım öyle de gittim